Mini Mini Minimal : 12k

Bu yazı Trendsetter dergisinde yayınlanmıştır. Noize sayfalarında sizlere daha önceden Almanya’da yerleşik iki elektronik müzik etiketinin kısa tanıtımlarını yapmıştık. Staubgold ve Tomlab firmalarından sonra bu kez de kıta Avrupasını terkedip okyanus ötesine, Amerika’ya uzanıyoruz. Minimal elektronik müziğin dijitalizmle iç içe geçtiği ve müzik dışındaki birçok farklı disiplinle dirsek temasında bulunduğu karma bir alanın en önemli temsilcilerinden biri olan New York / Brooklyn’de yerleşik 12k etiketi bu ayın Noize sayfalarındaki konuğumuz.12k etiketinin kuruluşu yaklaşık 10 yıl öncesine, 1997 yılına dek gidiyor. 12k elektronik müzik ana çatısı altındaki birincil misyonunu “sentetik mikroskopik ses dizaynları ve estetik minimalist kompozisyonlar üretmek” olarak tanımlıyor. Etiketin kurucusu...

Çeşitli Sanatçılar. 2.Favourite Places. Audiobulb. 2010

Audiobulb etiketinin Favourite Places ismi altında yayımladığı ve Taylor Deupree, Biosphere, Leafcutter John gibi müzisyenleri biraraya getiren ilk derleme çalışma 2007 yılında piyasa çıkmıştı. IDM, glitch, ambient ve saha kayıtlarından beslenen bir havzada yeşillenen bu derlemenin ikinci adımında yine önemli isimler karşımıza çıkıyor. Lawrence English, Sawako, Autistici ve Icarus bunlar arasında ilk dikkati çekenler. Audiobulb etiketi elektronik müziğin daha deneysel uçlarında konumlanmış olsa da duygusal vurgusu kuvvetli çalışmalara imza atan bir etiket. Projede yeralan müzisyenlere dijital / elektronik seslerden ve saha kayıtlarından yola çıkarak, en sevdikleri yerleri anlatmaları istenmiş. Böylelikle çeşitli ses kayıtlarıyla ana kurgusu belirlenen çalışmada dış dünyamızdan kendi içimize ulaşacak...

Tomasz Bednarczyk. Painting Sky Together. Room40. 2009

Günümüzde minimal elektronik müziğe ilişkin üzerine eğilinmesi gereken çarpık yorumlardan birinin; bu yelpazede kendine yer bulan çalışmaların yapıbozuma açık, tek yönlü ve yapay bir kurgusallık alanında yarattıkları öte-gerçeklik dünyasının müzikal yansımalarının; sıklıkla hislerimize dokunmaktan uzak, kimliksiz ve derinliksiz olduklarına ait katı düşünce tarzı olduğunu düşünüyorum. Olağandır ki sevgilimiz başını omuzlarımıza yasladığında dur sana laptopumdan nefis bir Fennesz parçası dinleteceğim demek ilişkinin sadece o anını değil geleceğini de riske atabilir. Ancak müzik olgusunun özünde yer alan “ses” kavramı üzerine odaklanan çok yönlü ve sorgulayıcı bakış açılarının da bizlere keşfedilmemiş tazelikler sunabileceğini es geçmemek gerekir. Sanırım böyle olmasaydı minimal(ist) / deneysel elektronik...