Depeche Mode.Delta Machine.Mute

Dört yıl aradan sonra ve Mayıs ayındaki İstanbul konserleri öncesi yeni Depeche Mode albümü de huzurlarımızda. Çok uzun yıllar aynı kadro ile hem grup kimliğini koruyarak müzik üretimine devam etmek, hem de yenilikçi mecralarda cengaverce yol arşınlamak kolay değil; DM bunu layıkıyla başaranlardan. Gahan ve Gore arasındaki vokal paslaşmaları, ara ara derin ve hüzünlü sayılabilecek karanlık synthler (“Welcome To My World”, “Angel”) albümün ana omurgasını oluşturuyor. Aralarda tempo yükselip (“Secret To The End”, “Broken”) daha sıcak bir müzikal dil hakim olsa da bir türlü içiniz rahat etmiyor. Albümde ara pasajlarda hafif minimal kurgular (“My Little Universe”), bolca lafı edilen DM...

Grinderman. Grinderman 2. Mute

Kenarından köşesinden bulaştığı her işiyle kendini hayranlıkla takip ettiğimiz Nick Cave babanın Warren Ellis, Martyn P. Casey ve Jim Sclavunos ile oluşturduğu Grinderman projesinin ikinci albümü âdeta yeniyetmelere ders niteliğinde (her anlamda!) bir olgunluk dönemi çığlığı. Albümün müzikal içeriğine referans olabilecek yabanî, acımasız, sert, şiddetli, tavizsiz, çetin ceviz gibi ifadelerle bütünleşen Grinderman’in muhteşem bir enerjiyle inşa ettiği her bir parça âdeta doyumsuz bir tat bırakıyor kulaklarımızda. Enerji boşalmaları, hiddet anları, sakinleşip toparlanmalar arasında gidip gelen sert gitar riffleri, yoğun elektronik eklemeler, Cave’in her defasında derinliklerinde kaybolmamıza yol açan tarifsiz vokali ve rock müziğin ruhuna işlemiş bir isyanın notalara ve sözlere...